AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, NTV'de gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Nisan ayının sonunu işaret ederek 'Terörsüz Türkiye' süreciyle ilgili bir adım görmeyi umut ettiklerini ifade etti. Ala, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sorunun çözümü konusundaki iradesini vurguladı. Terörle mücadele sürecinin devam ettiğini belirtti. Ayrıca, terör örgütünün kendisini feshetmesi gerektiğini ve bunun için kısa bir takvim oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Efkan Ala, terörsüz Türkiye sürecinin öngörüldüğü biçimde devam ettiğini belirtti. 'Bir aksama, duraksama yok. Öyle düşünüyorum ki sonuç almaya doğru emin adımlarla ilerliyoruz.' dedi. Nisan ayı sonu için önemli bir adım görmeyi ümit ettiklerini ifade etti. Terör örgütünün silah bırakması ve kendini feshetmesi gerektiğini vurguladı.
Ala, 'Kısa zamanda bir takvim ortaya çıkmalı. Uzadıkça provokasyon ihtimalleri artar.' diyerek sürecin hızlandırılması gerektiğini belirtti. Terör örgütünün tüm unsurlarının silah bırakması gerektiğini açıkça ifade etti. Bu durum, Türkiye'nin güvenliği açısından kritik bir öneme sahiptir.
Terörle mücadelenin devam edeceğini belirten Ala, 'Terör varsa mücadele edilecektir.' ifadesini kullandı. Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada sürekli sorunlar yaşandığını ve bu sorunların çözümünün önemine dikkat çekti. 'Biz çok büyük sorunların olduğu bir bölgede yaşıyoruz.' dedi.
Ala, eleştirilerin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını ifade etti. Kamuoyunun onayının alınmasının önemli olduğunu ancak görüşmelerin kendi mecrasında ilerlemesi gerektiğini vurguladı. Devletin gizli yürütmesi gereken işler olduğunu belirtti ve bu süreçte yeterince tecrübeye sahip olduklarını dile getirdi.
Ala, İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla ilgili olarak, 'Bunun adı yolsuzluk soruşturmasıdır.' dedi. Yolsuzluk soruşturmasının gizlenmeye çalışıldığını belirtti. 'Burada önemli olan milletin emanet ettiği bütçelerin milletin hizmetine yönelik kullanılmasıdır.' ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı'nın boykot çağrısına da değinen Ala, bunun yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili olduğunu vurguladı. 'İnanılmaz hataları üst üste yaptılar.' diyerek muhalefetin tutumunu eleştirdi. Türkiye'nin ticaret savaşları döneminde alması gereken tedbirlerin önemine dikkat çekti.
Ala, muhalefetin Türkiye'yi yurt dışında şikayet ettiğini ve ekonomisini baltalamak için açık çağrılar yaptığını ifade etti. 'Kendi durumlarına yardım edecek taleplerde bulundu.' diyerek muhalefetin tutumunu eleştirdi. Ana muhalefet partisi liderinin cunta ifadesini kullanmasının ciddiye alınacak bir tarafı olmadığını belirtti.
Türkiye'nin 22 yıldır iktidarda olan bir parti tarafından yönetildiğini ve bu süreçte önemli reformların yapıldığını vurguladı. 'Darbelerle, muhtıralarla mücadele ederek her birini sandığa gömerek iktidarda kalmış bir partiye cunta denmesi ciddiye alınamaz.' dedi. Bu durum, muhalefetin tutumunu sorgulamak için bir fırsat sunmaktadır.